Büyük hırsız ve toplayıcılar...

 "İki türlü yozlaşma vardır. İlki insanların kanuna uymaması. İkincisi kanunların insanları yoldan çıkarması." Montesquieu demiş. "Genç Karl Marx" filmi böyle başlıyordu.. "Hırsızlıkla toplamayı bir tuttunuz.."

Zonguldak'ta kaçak ocakta ya da bahçesinden kömür çıkaranlar ve "hırsız" damgası yiyenler aklıma geldi... Böyle bir girişimde bulunup yakalanan kişinin siciline "hırsızlık" işliyor ve bundan sonra kamu'da işe girme şansı da kalmıyor.

Maden yatakları ise sermayedara -büyük ve yasal hırsıza- devredildiğinde, büyük bir işçi sömürüsüyle kömürü çıkartan, üstüne büyük kârlarla kömürü satan olarak "seçkin işveren" oluyorlar.

İlki açlıktan yokluktan kanuna uymayarak kaçağa girip kömür çıkarıyor ve "yaşarsa" hırsız oluyor! İkincisi "kanunun yoldan çıkarmasıyla" halkın malına el koyuyor ve kâr üstüne kâr ederek holdingleşiyor, daha da kanuni oluyor!

İlkel usullerle kömür çıkarmaya binevi toplayıcılık dersek, neredeyse 200 yıl sonra ve hâlâ "toplayıcılık ile hırsızlığı bir" tutuyoruz, çünkü hâlâ kapitalist sömürü devam ediyor, çünkü hâlâ en önemli "özgürlük" özel mülkiyet özgürlüğü! Oysa 

"...Sosyalizm

Kitabımızda söz

Ocağımızda ateş oluşu hürriyetin

Yahut, başkası yel de

Sen yaprakmışsın gibi titrememek

Bunun tersi yahut…" N. Hikmet

(Kadir Tuncer, "Zonguldak'ta İşçi Sınıfının Durumu, kumpanyalar dönemine geri dönüş", göçebe yayınları)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Nedir Savaş?"

Kıyamet dedikleri… Kuyruklu olmasın!

Yeryüzü Ozanı’ndan bize kalan…